Sedat Onat
- 20 Nis
- 3 dakikada okunur

Taktik Satınalma

Güncelleme tarihi: 21 Nis

Taktik Satınalma Nedir?

Taktik Satınalma, İşletmelerin “kısa ve orta vadede ihtiyaç duydukları mal ve hizmetleri”, Satınalma’nın 7 Doğrusu kapsamında temin etmelerini hedefleyen bir satınalma yöntemidir. Taktik Satınalma, Stratejik Satınalma’dan farklı olarak, daha çok operasyonel verimliliği artırmak ve kısa dönemli maliyet tasarrufları sağlamak üzerine odaklanır.

Taktik Satınalma ve Stratejik Satınalma Arasındaki Farklar Nelerdir?

Comparison Table — Taktik Satınalma ve Stratejik Satınalma Karşılaştırması

Taktik Satınalma’nın Riskleri Nelerdir?

1. Fiyat Dalgalanmaları: Kısa vadeli alımlar, piyasa dalgalanmalarına karşı daha hassas olabilir. Uzun vadeli sözleşmelerle kıyaslandığında, taktik satınalma, fiyat artışlarına daha açık olabilir.

2. Kalite Sorunları: Aceleyle yapılan alımlarda tedarikçi seçim süreci kısaltıldığı için, mal veya hizmetlerin kalitesi beklenen standartların altında kalabilir.

3. Tedarik Zinciri Kesintileri: Stratejik planlama eksikliği nedeniyle, tedarik zincirinde beklenmedik kesintiler meydana gelebilir. Bu durum, iş sürekliliğini tehlikeye atabilir. (Bkz.: Tedarik Zinciri Portalı / Procurement Schedule)

4. Tedarikçi Bağımlılığı: Tek bir tedarikçiye bağımlı kalmak, tedarikçinin karşılaşabileceği sorunların doğrudan işletmeye yansımasına neden olabilir.

5. Yönetim ve Koordinasyon Zorlukları: Çok sayıda taktik alım, tedarik zinciri içinde koordinasyon ve yönetim zorluklarını artırabilir.

6. Yeniden Sipariş Zorlukları: Taktik alımlar genellikle tekrar eden siparişler gerektirir. Bu durum, sürekli sipariş takibi ve yönetimi gerektirerek iş yükünü artırabilir.

7. Sürdürülebilirlik ve Uyumluluk Sorunları: Kısa vadeli alımlar, genellikle sürdürülebilirlik ve çevresel uyumluluk gibi uzun vadeli hedeflerle uyumsuz olabilir.

8. Operasyonel Verimsizlik: Taktik alımlar, genellikle daha fazla operasyonel çaba gerektirebilir, bu da genel verimlilikte düşüşe neden olabilir.

Taktik Satınalma’nın Alternatifi Nelerdir?

1. Stratejik Satınalma: Stratejik satınalma, uzun vadeli planlama ve tedarikçi ilişkilerinin geliştirilmesi üzerine kuruludur. İşletmeler, tedarikçilerle uzun süreli ve karşılıklı fayda sağlayan ilişkiler kurarak maliyetleri düşürebilir ve tedarik zincirindeki istikrarı artırabilir. (Bkz.: Tedarik Zinciri Portalı / Stratejik Satınalma)

2. Konsolide Satınalma (Consolidated Purchasing): Birden fazla ihtiyaç için tek bir tedarikçiden alım yapmak yerine, ihtiyaçlar konsolide edilerek daha büyük siparişler oluşturulabilir. Bu, pazarlık gücünü artırarak birim başına maliyetleri düşürebilir.

3. Konsinye Stok / Consignment Stock: Stok maliyetlerini optimize etme amaçlı olarak kullanılan, ödemenin malın alındığında değil de kullanıldığında yapıldığı bir Stok Yönetimi unsurudur. Bu sayede Operasyonel Verimlilik artırılabilir. (Bkz.: Tedarik Zinciri Portalı / Konsinye Stok / Consignment Stock)

4. Stok Yönetimi (Inventory Management): İyi planlanmış bir stok yönetimi sistemi, acil taktik satınalma ihtiyacını azaltabilir. Stok seviyeleri optimize edilerek, gereksiz stok maliyetlerinden kaçınılabilir ve ihtiyaç duyulduğunda malzemeler hızla kullanıma sunulabilir.

5. Çok Yıllık Sözleşmeler: Tedarikçilerle çok yıllık sözleşmeler yaparak, fiyat dalgalanmalarından korunma ve tedarik güvenliği sağlanabilir. Bu yöntem, özellikle stabil tedarik ve maliyet yönetimi gerektiren durumlar için uygundur.

6. Tedarik Zinciri Entegrasyonu: Tedarik zincirinin farklı aşamalarını daha yakından entegre etmek, verimliliği artırabilir ve tedarik süreçlerini daha şeffaf hale getirebilir. Bu sayede, taktik satınalma yerine daha kapsamlı ve koordineli bir yaklaşım benimsenebilir. (Bkz.: Tedarik Zinciri Portalı / Shoring Tipleri)

7. Just-in-Time (JIT) Yöntemi: JIT yöntemi, malzemelerin ancak ihtiyaç duyulduğu zaman tedarik edilmesini öngörür. Bu yaklaşım, stok maliyetlerini azaltırken aynı zamanda tedarik süreçlerini hızlandırabilir. (Bkz.: Tedarik Zinciri Portalı / JIT - Just In Time / Tam Zamanında)

8. Çevik Satınalma (Agile Procurement): Çevik satınalma, piyasa değişikliklerine hızlı bir şekilde tepki verebilmek için esnek ve adaptif tedarik stratejileri geliştirir. Bu yöntem, özellikle hızla değişen teknoloji ve tüketici taleplerine yanıt vermek için idealdir.

9. Dijitalleşme ve Otomasyon: Satınalma süreçlerinin dijitalleştirilmesi ve otomatikleştirilmesi, manuel işlemleri azaltabilir ve tedarik süreçlerini daha verimli hale getirebilir. Bu sayede, taktik satınalmanın gerektirdiği acil durum yönetimi azalabilir.